Kayıtlar

Aralık, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Ters

Resim
özlemini çektiğine hoşçakal demek.. kaç bıçak yarası yıldızlar yakın çiçekler uzak artık yağmur yağarken gökyüzüne değiyor toprağı bırak kuru kalsın al bu dünyayı göğü benden gerekirse denizleride sen kimsin bilmem küçük bir el uzanıyor tohuma haydi göğe dik gök çiçek açsın sevdanla elveda zor elveda çok zor iş kokusunu toprak çalmış bilin artık sevdiğiniz kokuyu değebilirsen içime değde dursun bu vicdansız akım gök deliniyor gök ağlıyor tersine zamanın kayıp verdik en hakikisinden bu lanet hoşçakal bu lanet olası vedalar hiç bana göre değil sessizce gitti sevilenler ateşler su yakıyor artık sonrası... sonrası, herşeyin öncesine... herşeyin öncesine dönüşü bir onun dönemeyişi.

takım elbiseyle gezme şehitlerimin arasından nasıl dokunmaz ruhları demirden kalbine gece yükselen bomba sesi kaç kalbe dokundu oysa bırak siyaseti kaldı mı hak hukuk ki devlete ihtiyaç olsun kim kimi öldürmüş evlendir tecavüzcüyü sus kızım o senin kocan ye dayağını öl sonra terör var alışın ölecek birileri bombalar patlayacak alıştır kundaktaki bebeni kınarız terörü tecavüzü basit iş bir kaç kamera siyaha boya medyanı ekran köşesine birde siyah kurdela kınıyoruz de sadece kınıyoruz insanı insanlıktan çıkaran her neyse kınıyoruz sadece

Çocuk

Resim
beni bana bırakma çocuk gel bir an önce içimdeki saçma özleme bi kılıf bulamadım içimde hoş tamamen kuralsız bir başlangıçtı herşey bir cenin toprakla büyüyüverdi biz de aşık olabilirdik elbet kendimi yargılamaktan hep çektiğim bu saçma sancı gel de haklı çıkar beni çocuk ve gel bir an önce oysa özlemek güzeldi şiir yazdıracak kadar güzel kokunu benimsedim içimde aya yıldızlara güneşe anlatıyorum hepsi anımsıyor aslında seni ilk gördüğüm an gibi gözlerinin ışığında benide büyüt çocuk ve gel bir an önce ne sendin beni benden alan ne de beni bana bırakan bir küçük filiz bıraktın kurak ormanlarıma yeşeren korku veriyor gül mü baobab mı karar veremiyorum gelişi güzel dünyam üzerinde bir sen eksiksin canından pay et bana çocuk ve gel bir an önce tuzlu okyanus sularında tenim yanıyor ilk kez su görüyor gibi sanki intihar ediyorum korkuyor bedenim en sevdiğine dokunmaktan yüzmeyi öğret ve imkansızı sevmeyi çocuk gel bir an önce

Lüzum

Ne lüzum  vardı papatyaları öldürmeye Bir yaprak daha olsaydı sevecek miydi Dilek fenerleri martıları vurdu Kabul olmadığı gibi yalnızda bıraktı deniz kıyısında Simidi bölüşecek martı da artık yok oldu İdrakı zor tek bişey vardı aslında Sevilmeyecektik kainat yeksan olsada