beyaz
ışığı sönmüş beyazın alnından öpülmüş dökülmüş yaşları toplayın eteğinden tutun ellerinden karanlık mesken caydırma hevesinde kötülükte eş iyilikte eş şimdi susma vakti susup dinleme vakti hangi beyaz solduysa hangi karanlıksa dinleme vakti bir de görmek şimdi kapatmalı gözleri ışığını güneşin eğer yanlış çıkarsa sözünden bir kere çamur savrulmaz tenine ışığı sönmüş beyazın delinmiş göğü delirmiş ansızın göğsünüzü açın ona dinlendirin kucağınız da onu bekleyen yalnızlık korkutma hevesinde öyle ki şimdi dost eş düşman eş şimdi göğü kapatma vakti solup çürüme vakti hangi çiçek açtıysa hangi hayatsa gitme vakti bir de öpmek söylenmemiş sözleri yazılmamış defteri eğer yalansa bir söz kurşun geçirmez zihne ışığı sönmüş beyazın aklayın